Davacı alacaklı vekili, İİK m. 97/8 hükmüne göre istihkak davası devam ederken satış isteme sürelerinin işlemeyeceğinin açıkça ifade edildiği, İİK 97/8 hükmünün istihkak davaları bakımından genel bir hüküm olup, İİK 99. madde kapsamında ikame edilecek istihkak davalarında da tatbik edilmesi gerektiğini, Yargıtay'ın emsal içtihatlarının da bu yönde olduğunu, İİK 99. maddesine göre dava sonuçlanıncaya kadar haczedilen malın satışı yapılamayacağını, istinaf mahkemesinin, kanun maddesini hatalı yorumladığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
Uyuşmazlık, alacaklının İİK’nın 99 uncu maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. İİK 106’ncı maddesine göre, alacaklı haczedilen taşınır malın satışını altı ay içerisinde istemek zorundadır. Aksi halde İİK madde 110’a göre taşınır mal üzerindeki haciz kendiliğinden düşer. Ancak haczedilen mal hakkında, İİK madde 97/8 gereğince istihkak davası açılır ise, satış isteme süresi işlemez. Bu maddeye paralel olarak 99. maddede alacaklı tarafından süresinde açılan dava sonuçlanıncaya kadar, haczedilen malın satışının yapılamayacağı düzenlemesi yer almaktadır. Kaldı ki, kural olarak istihkak davalarının 97. maddede genel kural ve koşulları düzenlenmiş olup İİK m. 97/8 maddesinde istihkak davasının açılması ile satış isteme sürelerinin işlemeyeceğinin açıkça ifade edildiği, İİK 99. maddede aksine bir hüküm bulanmadığı görülmüştür.
Somut olayda, dava konusu 23.12.2020 tarihli haciz işleminin yapıldığı, davanın 3. kişi tarafından 24.3.2021 tarihinde açıldığı, satış talebinde bulunulmamış ise de süresi içinde istihkak davası açılmış olduğundan, dava konusu haciz halen geçerli olup, işin esasına girilerek hüküm verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamıştır.
Karar: Yargıtay 12. HD., E. 2023/1373, K. 2023/4618
Yazar: Av. Mehmet TAV, Stj. Av. Şahsenem PEÇENEK