Uyuşmazlık; borçlu vekilinin takibe konu tahrifatla değiştirilen çekle ilgili takibin İİK'nın 170/a-son maddesi uyarınca aynı maddenin 2. fıkrasına göre iptaline karar verilip verilemeyeceği, buradan varılacak sonuca göre borca kısmi itirazın kabulü ile takibi aşan kısmı yönünden İİK'nın 169/a-5. maddesi gereğince durdurulmasına karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. İİK'nın 170/a maddesinin 2. fıkrasına göre süresinde yapılmak kaydıyla borçlu tarafından başka bir şikâyet veya itirazda bulunulması ile bu husus icra mahkemesince kendiliğinden ve öncelikle dikkate alınır. Bu inceleme sonucunda icra mahkemesi takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı kanısına varır ise icra takibinin iptaline karar verir. Ancak İİK'nın 170/a maddesinin son fıkrasına göre her ne suretle olursa olsun imza inkârı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz. Başka bir anlatımla borçlu imzaya itirazını geri almış veya borcu kısmen veya tamamen kabul etmiş ise, takip dayanağı senet kambiyo senedi niteliğinde olmasa veya alacaklı kambiyo hukuku gereğince takip hakkına sahip olmasa bile, icra mahkemesi İİK’nın 170/a maddesine göre şikâyet üzerine veya re'sen takibin iptaline karar veremez. Bu noktada belirtmek gerekir ki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 207. Maddesi hükmü gereğince senetteki düzeltmelerin keşideci tarafından paraf edilmesi gerekir. Yani, senette mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki hak ve silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise inkâr hâlinde yok hükmündedir. Bu nedenle, senet üzerinde yapılan değişikliklerin geçerli olabilmesi için düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onaylanması gerekir. İmzaya veya paraf imzasına itiraz hâlinde ise mahkemece yöntemince imza incelemesi yapılmalıdır. Düzeltmenin paraflı olmaması veya imzanın keşideciye ait olmadığının anlaşılması hâlinde düzeltme yok hükmünde olup, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılması gerekir.
Bu bağlamda çek keşideci tarafından düzenlenmiş olduğundan, çek üzerindeki çıkıntı ve değişikliklerin keşideci tarafından paraf edilmesi gerekir. Ayrıca bu durum çekin kambiyo vasfını etkileyen bir hâl olduğundan keşideci dışındaki borçlular da bu hususu ileri sürebilir. Çekin keşide tarihindeki düzeltmenin paraflı olmaması veya yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda paraf imzasının keşideciye ait olmadığının anlaşılması hâlinde düzeltme yok hükmünde olacağından, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılarak çekin 6102 sayılı TTK'nın 796 ve 808. maddelerinde öngörülen yasal süreden sonra ibraz edildiği sonucuna varılır ise İİK'nın 170/a maddesinin 2. fıkrası uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Ancak İİK'nın 170/a maddesinin son fıkrasına göre her ne suretle olursa olsun imza inkârı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise icra mahkemesi İİK’nın 170/a maddesine göre şikâyet üzerine veya re'sen takibin iptaline karar veremez.
Karar: Yargıtay HGK., E. 2018/43 K. 2022/300 T. 10.3.2023
Yazar: Av. Mehmet TAV, Stj. Av. Şahsenem PEÇENEK