
Haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin Kanunun ilgili maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
Haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin Kanunun ilgili
maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde
sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar. İhbar
tazminatı iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir
tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene
dayansa dahi ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. İşçinin emeklilik,
muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda
ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar
tazminatı talep edemez.
Davacı
vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işveren nezdinde müşteri
temsilcisi olarak 04.06.2018-09.07.2019
tarihleri arasında asgari ücretle çalıştığını, işverenin işlerinin kötüye
gittiğini, bu sebeple çalışan işçi sayısının azaltılması ve işçilerin
tazminatsız olarak işten çıkışlarının sağlanması amacıyla mobbing
uygulandığını, müvekkiline istifa dilekçesi imzalatılmak istendiğini, istifa
dilekçesini imzalamaması üzerine iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini
ileri sürerek dava konusu kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ve asgari
geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep
etmiştir. Davacı tanıklarının beyanlarına itibarla iş sözleşmesinin davacı
tarafından haklı nedenle feshedildiği belirtilerek dava konusu kıdem ve ihbar
tazminatları ile fazla çalışma alacaklarının kabulüne, asgari geçim indirimi
alacağının reddine karar verilmiştir.
İhbar
tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve
usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi
gereken bir tazminattır. Buna göre öncelikle iş sözleşmesinin 4857 sayılı
Kanun’un 24 ve 25 inci maddesinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın
feshedilmiş olması ve Kanun'un 17 nci maddesinde belirtilen şekilde usulüne
uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir.
Yine haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin Kanun un 26 ncı
maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde
sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
İhbar tazminatı iş sözleşmesini fesheden
tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini
fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi ihbar tazminatına hak
kazanması mümkün olmaz. Yine işçinin mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14 üncü
maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle
iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı
Kanun yararına temyiz isteminin yukarıda
açıklanan sebeplerle kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kanun
yararına bozulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Kaynak: Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Esas Numarası:
2023/576, Karar Numarası: 2023/1265 Karar Tarihi: 24.01.2023