
8 yaşındaki çocuğun anneme sürpriz yapacağım evdeki buzdolabını satmak istiyorum şeklindeki teklifini kabul eden spotçunun, eve girerek 25 TL` yi çocuğa verip buzdolabını alıp götürmesi hırsızlık suçunu oluşturur.
Dolandırıcılık
suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli
davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya bir
başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Mağdurda zayıf da olsa bir irade ve
bilinç var olmalıdır. Akla uygun davranma demek, belli bir olay karşısında
normal insanlardan çoğunun izleyeceği davranışa uygun hareket etmek demektir.
Hâkim, somut olayın mahiyetini, kişinin içerisinde yaşadığı sosyal çevreyi,
yaşını ve bu kapsamda gelişme derecesini, muhakeme ve fikrî becerisini göz
önünde tutarak aldatılmaya elverişli bir iradesinin var olup olmadığı hususunda
bir değerlendirme yapması gerekecektir. Algılama yeteneğinin çok zayıf olması
veya hiç olmaması halinde, aldatılması gereken bir irade söz konusu
olmayacağından dolandırıcılık suçundan bahsedilemeyeceğinden hırsızlık suçu söz
konusu olacaktır. Ceza sorumluluğu olmayan 12 yaşını bitirmemiş çocukların,
yaptıkları hareketlerin anlam ve sonuçlarını bilemeyeceklerinden
aldatılmalarından ve dolandırılmalarından bahsedilemeyeceği dikkate alınarak;
somut olayda; 8 yaşında olan çocuğun, "anneme sürpriz yapacağım, evdeki
buzdolabını satmak istiyorum" şeklindeki teklifini kabul eden sanığın,
belirtilen ikamete girerek, 25 TL parayı B.'a verip söz konusu buzdolabını alıp
götürmesi şeklinde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin, 5237 sayılı
TCK'nın 142/1.b maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturacağı
gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek dolandırıcılık suçundan hüküm
kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Kaynak:Yargıtay 23. Ceza Dairesi, Esas:
2015/1902, Karar:2015/2758, Karar Tarihi:22.06.2015