
Cezaevinde Bulunan Kişinin Annesinin Vefatından Dolayı Taziye İçin Talep Ettiği Mazeret İzninin Başsavcılık Tarafından Güvenlik Gerekçesiyle Reddedilmesi, Özel Hayata Ve Aile Hakkına Saygı Hakkının İhlali Sonucunu Doğurur.
Başvurucu, terör örgütüne üye olma suçundan Türkoğlu (Kahramanmaraş) 2 No.lu L Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Ceza İnfaz Kurumu) hükümlü olarak bulunmaktadır. Başvurucu 4/10/2019 tarihinde, aynı tarihte vefat eden annesinin taziyesine katılmak için mazeret izni talebiyle Ceza İnfaz Kurumuna dilekçe vermiştir. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık) 4/10/2019 tarihinde başvurucunun talebini reddetmiştir. Başsavcılık kararında; başvurucunun iznini geçireceği adresin güvenlik açısından sakıncalı olup olmadığına ilişkin yapılan tahkikat neticesinde cenazenin bulunduğu mahallenin kozmopolit olduğu, cenaze çadırına dört beş yerden girilebildiği, adresin Amanos Dağlarının yakınlarında olduğu, başvurucunun mazeret iznine çıkmasının güvenlik açısından uygun olmadığının bildirildiği belirtilmiştir.
Anayasa’nın 19. maddesi gereği hükümlü ve tutukluların özel ve aile hayatına birtakım sınırlamaların getirilmesi, hukuka uygun olarak ceza infaz kurumunda tutulmanın kaçınılmaz ve doğal bir sonucudur. Bu bağlamda idarenin tutuklu ve hükümlülerin özel ve aile hayatına müdahale konusunda takdir yetkisinin daha geniş olduğu gözetilmelidir. Burada mühim olan ceza infaz kurumunun güvenliğinin sağlanması amacı ile hükümlünün özel ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkı arasında adil bir dengenin kurulmuş olmasıdır (Rasul Kocatürk, § 56). Ayrıca Rasul Kocatürk kararında belirtildiği üzere yakını ölen hükümlünün izin talebinin kamu makamlarınca süratle harekete geçilerek -koşullar da dikkate alındığında- mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılması önem arz etmektedir. Ayrıca talebin karşılanmasında kamu makamlarının kendilerinden beklenen özeni göstermesi gerekir. Talebin karşılanması imkân dâhilinde görülmezse bu duruma ilişkin zorunluluk hâlleri ve güvenlik riskleri somut olgu ve olaylara dayanılarak açıklanmalıdır (Rasul Kocatürk, §§ 61, 62).
Başvurucunun mazeret izni talebini Başsavcılık güvenlik gerekçesine dayanarak reddetmiştir. Başsavcılık -cenaze töreninin yapılacağı yerin Ceza İnfaz Kurumuna yaklaşık iki buçuk saatlik bir mesafede olduğu da dikkate alındığında- başvurucunun cenaze törenine katılabilmesini sağlamaya yönelik olarak durumun gerektirdiği özeni gösterdiğini, ilgili personelin görevlendirilmesi için alternatif çözümler denediğini ortaya koyabilmiş değildir. Dolayısıyla Başsavcılık kararında gösterilen gerekçe, başvurucunun çıkarları ile toplumun çıkarları arasında adil denge kurulmasına yönelik ikna edici, ilgili ve yeterli unsurlara sahip değildir. Bu durumda başvurucunun taziyeye katılarak ailesine destek olma imkânından yoksun kalmasında kamu makamlarının talebi reddetmesi şeklindeki müdahalesi nedeniyle özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Karar: 23/11/2022 Tarihli 2019/37577 Başvuru Numaralı Kararı (Ahmet BAYANMELEK Başvurusu)
Yazar: Av. Mehmet TAV, Stj. Av. Bayram GÜNBAY